Sıcak ile birlikte
gündelik de üzerimde tepinirken, karşı koltuğuma bakarak ve bu yolla yerimi
bulmaya çalışarak dünyayla olan ilişkimi eğip büküyorum. Kendimin yazı öncesine
düştüğümden kekemeliğim. Duyarlıklarının gösterdiği dünyaya dalan bu erkeği
izlemek bana dokunuyor. Evet bana, ruhumun derin bir köşesine değil, bana.
Etimin en biçimsiz ve kaba yanına oradan dilime döve döve yerleşmiş ah o incelikli ruhuma. Gözü bana hiç
kaymıyor. Bu bana bir sürü şey söyletebilir. Ancak kanıksamak kötü. Annemin
kadınlığının sağlaması olduğum zamanlardan koşarak uzaklaşmak. İsteği isteği
isteği. Böyle anlar beni birçok söylenmişe, söylenip kabullenilmişe, kanun
bilinmişe sürükleme ihtimali ile yoğurulmuş. Gözkapaklarım ağır ağır ağrıyor,
ben bunu bir yerden çalıyorum, içimde yerinden sökülmüş isteklerin çölü.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder